Anasayfa
TKV Mülteciler ve Yerlerinden Edilen Kadınların Durumunu Değerlendirdi
Tavakkol Karman Vakfı Yemen’de, Suriye’de ve Myanmar’da yerinden edilmiş ve mülteci kadınların durumunu ele alan bir seminer düzenledi. Seminer 29 Kasım 2018 Perşembe günü İstanbul’da gerçekleştirildi.
Vakfın İcra Direktörü Misk Al-Junaid, açılış konuşmasında vakfın geçen yıl gerçekleştirdiği projelere ilaveten gelecek dönemlerde mültecilere, Yemen ve Suriye’deki yerinden edilmiş kişilere yönelik birçok proje gerçekleştirmeye hazırlandığını söyledi. Bunların mültecilere yönelik yardımlara ilaveten savaşın yaralarını sarmaya yönelik projeler olduğunu söyledi.
Nobel Ödülü sahibi Tavakkol Karman, geçmiş dönemlerde Türkiye, Ürdün, Suriye, Bangladeş, Sırbistan, Hırvatistan ve Almanya’da gezdiği mülteci kamplarında şahit olduğu sahneleri de anlattı.
Karman, mülteci akımının sınır kapılarını kapatmakla, dikenli tellerle, sınırdan geçmeye çalışan mültecilerin üstüne salınan bekçi köpekleriyle durdurulamayacağını, bunların AB ülkelerinin birliği kurarken kendilerini adadığını iddia ettiği insani değer ve kriterlere aykırı olduğunu söyledi.
Ayrıca Karman, birçok savaş geçirmiş olan Yemenlilerin çok büyük bir insani felaketten mustarip olduğunu ve bu savaşların her birinde açlık, hastalık, yerinden edilme, göç, kampların yıkılması ve ölüm olduğunu söyledi.
Suudi Arabistan Krallığı’nın ve BAE’nin Yemeni mevcut durumunda bırakarak adalarını, sahillerini ele geçirmek ve Yemen üzerindeki vesayet ve kontrolünü devam ettirmek istediğini ekledi.
Ayrıca Burma, Yemen, Suriye, Irak, Afganistan, Afrika ve başka yerlerde sivillere karşı suç işlendiğini, kadın erkek ayrımı yapılmadığını, evlerin yıkıldığını, insanlığın yüz karası yakıp yıkma politikası uygulandığını da vurguladı.
Tavakkol Karman, BM rapor ve istatistiklerine göre dünya genelinde mülteci sayısının 2016 yılında 65 milyonu aştığını ifade etti.
Karman, Rohingya halkının uğradığı soykırıma, kitlesel tecavüzlere, katliam, işkence ve çocukların ebeveynlerinin gözleri önünde vahşice katledilmesine karşı dünyanın gerçek ve aktif adımlar atması için çağrıda bulundu.
Dünyadan mültecilere kapılarını açmasını, onları barındırmasını ve insan hakları hukukuna bağlı kalarak özellikle kadın ve refakatsiz göç eden çocukların ihtiyaçlarını karşılamasını talep etti.
Suriye meselesine dair Tavakkol Karman, Suriye’de Beşşar Esed’in yarım milyon Suriye vatandaşını katlettiğini, insanların yerinden edilip göçe zorlandığını ve kendi halkına karşı işkence, katliam ve sürgün uyguladığını söyledi.
Suriyeli avukat ve eski mahkûm Majd Sharabji, mülteci kamplarındaki, Suriye’nin şehirlerindeki, Avrupa ülkelerindeki ve Türkiye’deki Suriyeli kadınların durumundan bahsetti.
Konuşmasına Esad rejiminin zindanlarında işkence altında şehit edilen eşinin hikâyesiyle başladı, Beşşar’ın kadınlara karşı gayri insani ve vahşi muamelesinden Suriye sınırındaki kadınların ıstıraplarına kadar birçok konuya açıklık getirdi.
Kadınların eşlerini geride bırakarak tek başına göç ettiğini, eşlerinin bölgelerini ve mallarını korumak için geride kalarak her türlü zulme maruz kaldığını dile getirdi.
Seminerde konuşma yapan Bangladeşli aktivist Shireen Huq, Rohingyalı mültecilerin ıstıraplarının Bangladeş’te devam ettiğini tarif etmek için duyduğu onlarca haberi aktardı.
Günler önce Tavakkol Karman’la birlikte ziyaret ettiği mülteci kamplarında karşılaştığı sahneler karşısında şoke olduğunu söyledi. Myanmarlı askerlerin dünyanın küstah sessizliği karşısında soğukkanlılıkla Rohingyalı Müslümanlara karşı savaş suçu işlediğini anlattı.
Cenevre’de Hak ve Hürriyetler için Sam Vakfı’nın icra direktörü Nabil Albaidani, Yemenli kadınların mevcut ortamdaki ıstıraplarına ışık tuttu.
Yemen’in halihazırda kimsenin girip çıkmasına izin verilmeyen kuşatma altında boğulup gideceğini söyledi.